Erdemir Hedeflere Kararlılıkla İlerliyor
Erdemir Genel Müdürü Niyazi Aşkın Peker, “Net sıfır emisyon hedefimize ulaşma yolunda belirlediğimiz yol haritamızı kararlılıkla ve disiplinle uyguluyoruz. Halen yapımı devam eden 4. kok bataryasının 2025 yılı başında devreye alınması, Erdemir’in çevre performansının geliştirilmesine katkı sağlayacak.” dedi.
OYAK Maden Metalürji Şirketleri bünyesinde faaliyet gösteren Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalarının (Erdemir) 2050’de net sıfır emisyona ulaşma hedefine yönelik yeşil dönüşüm uyum çalışmalarındaki gelişmeler, düzenlenen basın toplantısıyla paylaşıldı.
Toplantıda konuşan Erdemir Genel Müdürü Niyazi Aşkın Peker, 1965 yılında stratejik bir alanda 400 bin ton kapasiteyle başlayan üretimin 60 yıldır büyüyerek devam ettiğini belirterek, bugün 5 milyon ton nihai ürün kapasitesine ulaşıldığını söyledi.
Peker, birçok sektöre uluslararası kalite standartlarında ürün sağlayan Erdemir’in, yeşil çelik üretimi için başlattığı süreçle Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefine katkı sağlayacağını kaydetti.
OYAK Maden Metalürji Şirketlerinin bu hedef için ağırlıklı dış finansman kaynaklı olmak üzere 3,2 milyar dolar değerinde dönüşüm yatırımı açıkladığını aktaran Peker, bu yatırımların 2030 sonuna kadar kademeli olarak gerçekleştirileceğini ifade etti.
Erdemir’in 29 Ağustos’ta Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı’na göre Zonguldak Özel Endüstri Bölgesi olarak ilan edildiğini hatırlatan Peker, bu kararla kapasite artışı dahil yol haritasındaki tüm yatırımlara hız verileceğini anlattı.
Peker, Net Sıfır Yol Haritasının aynı zamanda ülkenin geleceğine yapılan bir yatırım olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin en büyük ilk beş sanayi kuruluşu arasında yer alan Erdemir, planlarını ülkemiz sanayisinin bugün ve gelecekteki ihtiyaçlarının en üst düzeyde karşılanması yönünde yapmaktadır. Erdemir, stratejik öneme sahip ürünler başta olmak üzere katma değerli ürün çeşitliliğini artırmak için yatırımlar gerçekleştirecek. Özellikle kapasite artırımı ve ürün çeşitliliği hedefiyle planlanan ancak alan olmadığı için belki de başka lokasyonlara kaydırmak zorunluluğuyla karşılaştığımız yatırımlarımızı Ereğli’de değerlendirebileceğiz.” diye konuştu.
“Yeşil dönüşümün önemli etkileri olacak”
Yeşil çelik dönüşümünün başta çevresel olmak üzere teknolojik, finansal, ticari ve sosyal boyutlarda önemli etkileri olacağına dikkati çeken Peker, şöyle devam etti:
“Finansal boyutta yeşil çelik dönüşümünün getireceği mali yükün nasıl karşılanacağı ve teknoloji boyutunda çevreci teknolojilerin endüstriyel çapta kullanıma hazır olma durumu dönüşümün önündeki en büyük engeller olarak görülüyor. Tüm bu zorlukların farkında olarak dönüşüme yönelik hazırlıklarımızı 2016 yılından itibaren gündemimize aldık. Risklerimizi zamanında proaktif olarak tespit ederek bütüncül bir bakış açısıyla eylem planlarımızı oluşturduk. Bu kapsamda teknolojik dönüşümün kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu biliyor ve tüm planlamalarımızı bu yönde yapıyoruz. Özellikle emisyon kontrolünü güçlü şekilde hedefleyen küresel uygulamalarda gördüğümüz üzere bu tarz bir dönüşümün hayata geçirilmesi ciddi yatırım maliyetleri gerektiriyor. Net sıfır emisyon hedefimize ulaşma yolunda belirlediğimiz yol haritamızı kararlılıkla ve disiplinle uyguluyoruz. Halen yapımı devam eden 4. kok bataryasının 2025 yılı başında devreye alınması, Erdemir’in çevre performansının geliştirilmesine katkı sağlayacak.”
Peker, Erdemir’in 5 binin üzerinde kişiye doğrudan istihdam sağladığını aktararak, gerçekleştirilecek yatırımlar doğrultusunda ilk etapta 1000, sonrasında ise 500 kişiye ek istihdam sağlanacağını söyledi.
Erdemir’in özel endüstri bölgesi ilan edilmesi hakkındaki yorumlara da değinen Peker, şunları kaydetti:
“Özel endüstri bölgesi statüsü sadece Erdemir’e sağlanmış değildir. Erdemir, ülkemizdeki 30 özel endüstri bölgesinden sadece biridir. Yasanın gerektirdiği koşullara sahip görüldüğü değerlendirilerek bu statü tanınmıştır. Erdemir özel endüstri bölgesi statüsüyle yasalardan, mevzuatlardan, düzenlemelerden muaf tutulmuş da değildir. Günümüzün yoğun rekabet ortamında varlığını güçlendirerek sağladığı katma değeri sürdürmeyi hedefleyen Erdemir, yasalar çerçevesinde faaliyetlerini yürütmektedir. Erdemir’in, ülkemizin ya da Ereğli’nin zararına faaliyette bulunması söz konusu olamaz. Üretime başladığı 1965 yılından bu yana Ereğli ile birlikte büyüyen Erdemir, sosyal sorumluluğunun farkında bir şirket olarak pay sahiplerinin haklarının gözetilmesi esasından uzaklaşmadan, tüm paydaşlarının beklentilerini dengeli şekilde yerine getirmeye, ilgili kurumlarla işbirliği içinde bölgeye katkı sağlamaya devam edecektir. Erdemir var olduğu sürece Ereğli ile birlikte gelişecektir.”